Ankara Sanayi Odası (ASO), kamu ihaleleri ve sözleşme yönetimi konularında önemli bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, ASO Başkanı Seyit Ardıç, Kamu İhale Kurumu Başkanı Hamdi Güleç ve diğer ilgili yetkililer bir araya geldi.
İhale Mevzuatındaki Eksiklikler
Ardıç, kamu ihalelerinin ülkenin büyüme dinamikleri ve uluslararası rekabet gücü açısından belirleyici olduğunu vurguladı. Mevcut mevzuatta yapılan düzenlemelerin iş dünyasını doğrudan etkilediğine dikkat çekerek, fiyat farkı uygulamalarının maliyet artışlarını yeterince karşılayamadığını belirtti. Demir-çelik, çimento ve akaryakıt gibi temel girdilerdeki yüksek artışların, mevcut fiyat farkı sisteminin yetersiz kalmasına neden olduğunu ifade etti.
Sektörün İhtiyaçları
Ardıç, daha dinamik bir fiyat farkı formülüne, gerçek maliyet artışlarını hesaba katan kapsayıcı endekslere ve belirsizlik dönemlerinde koruyucu düzenlemelere ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Ayrıca, TÜİK'in inşaat sektörüne özel bir veri seti oluşturmasının önemini vurgulayarak, güvenilir ve detaylı verilere ihtiyaç olduğunu belirtti. Elektronik Kamu Alımları Platformu'nun (EKAP) önemine değinen Ardıç, yerli malı belgesi düzenlemelerindeki eksiklikleri de dile getirdi ve bu düzenlemelerin sanayicileri yeterince temsil etmediğini ifade etti. Bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılmasını talep etti.
TOPLANTIDAN ÖNEMLİ NOTLAR :
4734 sayılı Kanun’un 62. maddesinde yer alan ve idarelerin uyması gereken kurallara dikkati çekerek, kanunun; birden fazla yılı kapsayan işlerde ödeneğin hazır olmasını, ilk yıl için en az yüzde 10 ödenek ayrılmasını, başlangıçta belirlenen ödenek dilimlerinin azaltılmaması ile arsa, kamulaştırma ve uygulama projesi tamamlanmadan ihale yapılmayacağının şart koştuğunu hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti:
"Bu kurallara çoğu zaman uyulmuyor. Ödeneği olmayan işler ihale ediliyor, fizibilite yetersiz, maliyetler yanlış hesaplanıyor. İşler uzuyor, maliyetler artıyor, kaynaklar boşa harcanıyor. Kaynaklarımız sınırlı. Kamu yararı demek işi en ucuz fiyat verene vermek olmamalı. Planlama ve önceliklendirme artık bir tercih değil, bir zorunluluktur."
Sözleşme hukukunun özünün eşitlik olduğunu ve 4735 sayılı Kanun’un da bunu güvence altına aldığını vurgulayan Koloğlu, "Pratikte eşitlik çoğu kez kağıt üzerinde kalıyor. İdarenin tek taraflı üstünlüğü yükleniciyi çaresiz bırakıyor. Yükleniciden kaynaklanmayan nedenlerle verilen süre uzatımları yeni haklar doğurmamaktadır. Aksine teminat mektupları, sigorta primleri ve işletme giderleri gibi ek yükler getirmektedir. Bu durum yalnızca yüklenicileri değil, kamu yatırımlarının geleceğini de olumsuz etkilemektedir. Projeler yavaşlıyor, maliyetler artıyor, kalite düşüyor. Adil ve dengeli sözleşmeler olmadan başarı mümkün değildir" dedi.
Güleç, yapım işleri sözleşme mevzuatında yürürlüğe giren yeni düzenlemelerin kamu alım sistemine önemli katkılar sağlayacağını söyledi. Güleç, kamu alımlarının ülke ekonomisinde giderek büyüyen payına dikkat çekerek, "Sözleşme yönetimini yalnızca hukuki bir çerçeve olarak değil; kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını sağlayan bir araç olarak görüyoruz" şeklinde konuştu.
Güleç, değişen piyasa şartları ve ihtiyaçlar doğrultusunda 2023’ün son çeyreğinde yeni bir çalışma başlattıklarını, sektör temsilcileri ve yüklenici firmalarla istişare edilerek hazırlanan düzenlemelerin 30 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlandığını ve 1 Eylül itibarıyla yürürlüğe girdiğini belirtti.
Yeni düzenlemeler kapsamında yer teslimi, iş programı, teknik personel bildirimi ve hak ediş düzenlenmesi gibi uygulama sorunlarının çözüldüğünü vurgulayan Güleç, ayrıca fiyat dalgalanmalarına karşı da önemli adımlar atıldığını ifade etti. TÜİK ile yapılan çalışmalarla 24 yeni alt endeksin uygulamaya alındığını söyleyen Güleç, "Böylece hem kamu kurumlarını hem de yüklenici firmaları piyasa dalgalanmalarına karşı daha güçlü koruyacağız" diye konuştu.
Açılış konuşmalarından sonra Kamu İhale Kurumu Hukuk Hizmetleri Dairesi Başkanı Erdem Bafra’nın moderatörlüğünde ’Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği ve Yapım İşleri Genel Şartnamesindeki Değişiklikler’ ile ’Fiyat Farkı Uygulamalarında Değişiklikler ve Diğer Güncel Gelişmeler’ hakkında oturumlar gerçekleştirildi