İHALE KARARI ( İSTİNAF MAHKEMESİ 11 TEMMUZ 2025 )

ihale ile imzalanan sözleşmenin birbirlerinden bağımsız iki ayrı ihale olduğu, her iki ihalenin farklı ihale usulleri ile yapıldığı, ihale süresinin, bedellerinin farklı olduğu,

şirketin hakediş raporlarının ve faturalar ile sabit olan alacaklarının ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin fesih edildiğini, yapılan tüm ihtar ve yazılı başvurulara rağmen idarenin tutumunu değiştirmediğini, buna karşılık davacı şirketten sözleşmeye uygun olarak taahhütlerini yerine getirmesi talebinde bulunmaya devam ettiğini, hakedişlerin ödenmemesi nedeniyle davacı şirketin finansal açıdan tahammül sınırlarının ötesinde çok zor durumda kaldığını ve sözleşmenin çekilmez hale geldiğ

dava konusu işin tamamlanmasının davalının ortaklığa asfalt imalatı verilmeyeceği, sadece tamirat yazısı nedeniyle tamamlanmasının mümkün olmadığı, davalı idarenin bu yazılı cevabının davayı tek başına ispata yeterli olduğu, davacı iş ortaklığının ihale sebebiyle zarar ettiği, yeni ihale alıcısına işin 2,5 kat daha yüksek bir ücretle ihale edildiği, idarenin sözleşmeyi eylemli olarak feshettiği, davacı ...'nin yükümlülüklerini yerine getirmek için kendisinin ve kızının evini sattığı, mektupların paraya çevrilmesi durumunda satacak bir şeyinin kalmadığı gibi nedenlerle kararı istinaf etm

müteahhidin teknik elemana ilişkin vecibeleri yerine getirmemesi durumunda sözleşmenin 19.maddesinde belirtilen cezanın uygulanacağı; söz.m.19'da, toplam cezanın ihale bedelinin %15'ini geçemeyeceği; 23.maddede, hakedişlerin her ay yüklenici tarafından düzenleneceği, 3 gün içinde kontrollük, 3 gün içinde de işveren tarafından incelenerek onaylanacağı ve onaylandıktan sonra kesinleşeceği, hakedişin kesinleşmesini müteakip hakediş tutarının en az %50'sinin yükleniciye ödeneceği, bakiye alacağın müteakip aylarda ödeneceği

Eksik ve kalan işlerin 3. Kişilere verilmek sureti ile yaptırılmış olması, yaptığı masraf ve giderleri %20 fazlası ile tahsili için şimdilik * TL sözleşmenin feshi tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini, Sözleşmenin 16. Maddesi uyarınca gecikilen her gün için idari ve teknik şartnamede belirtilen tutarda günlük ceza tahakkuk ve tahsili için şimdilik * TL sözleşmenin feshi tarihinden itibaren işleyecek avans faizi

teminat mektubunun nakde çevrilmesi için müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması gerektiğini, ancak müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve söz konusu işin geçici kabulünün 03.09.2024 tarihinde yapıldığını, talep konusu işe ilişkin sözleşmenin 11. maddesinde işveren tarafından; geçici kabul protokolünün imzalanmasınından sonra teminat mektubunun yarısının, kesin kabul imzalanmasından sonra ise kalan yarısının iade edileceğinin ifade edildiğini, davalının; teminat mektubu tutarının yarısını geçici kabul tutanağının imzalanmasından sonra 03.09.2024 tarihinde serbest bırakması gerekirken, tamamen kötü niyetle mektubun tamamının tahsili

yapı işi ihalesi kapsamında kalıp demir beton imalatları için sözleşme yapıldığını, temel, bodrum ve zemin kat beton işçiliğini tamamladığını, birinci katın kalıplarını yaptıktan sonra yine birinci katın demirlerinin döşenmesi safhasında davalı tarafından müvekkiline işinin yapımının bıraktırıldığını, müvekkilin yaptığı imalat işçiliklerinin ödenmediğini, tespit dosyası ile müvekkilin ödenmeyen alacağının *TL olduğunun tespit edildiğini, dava konusu uyuşmazlık nedeniyle arabuluculukta anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek, alacak talebinde bulunarak, dava konusu iş nedeniyle ihale makamı olan * Başkanlığı nezdinde davalı lehine tahakkuk edecek hakedişler ve davalı adına kayıtlı gayrimenkul ile araçlar üzerine dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati haciz talep

hizmet süresinde yapılan hakediş bedellerine ilişkin davalı tarafından belirtilen ve istenilen şekilde KDV tevkifatı yapılmaksızın fatura düzenleyerek kuruma ibraz ettiğini, verginin toplanamamasından kaynaklanan bir kamu zararı söz konusu olmadığını, anılan KDV ödemlerinin müvekkili tarafından ödendiğini ve müvekkilinin sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talebi

nefaset kesintisi yapılarak geçici kabulün yapıldığını, geçici kabul için müteahhidin başvuru tarihi esas alındığından geçici kabul tarihinin yasa ve yönetmeliğe göre * Mart ayı olduğunu, bu tarihten itibaren 16 aylık bir süre geçtiğini, geçici kabulden sonra lojmanların ilgili idarenin personeline dağıtıldığını ve ikamet edilmeye başlandığını, *idareye verilen * tarih ve *TL teminat mektubunun * TL'sinin serbest bırakıldığını, ancak * TL sinin ise serbest bırakılmadığı

sözleşmede ilk fazı olarak nitelendirilebilecek yeni binalarının inşa edilip mevcut kumanda binasının yenisine aktarım işlerinin tamamlandığını ancak ikinci faz şaltın yıkılıp yeniden inşa edilmesi işleri başlanabilmesi için birinci fazın tamamlanması zorunlu olduğundan ve ikinci aşamaya geçilemediğinden teknik olarak sözleşmenin ifası imkansız hale geldiğini, davalının da süre uzatımları vererek kusurlarını kabul ettiğini, * tarihinden sonra ilgili sözleşme kapsamında açıklanan gerekçeler nedeniyle müvekkilinin bir ifada bulunamadığını, bu tarihten sonra yapılan kabullerin ve hakediş ödemelerinin * tarihinden önceki imalatlara ilişkin olduğunu, davalının kusuru nedeniyle sözleşmenin uzaması nedeniyle müvekkilinin maddi zarara uğradığını, personel maaşlarını ödemek durumunda kaldığını, araç, kira ve teminat mektubu komisyonu giderleri olduğunu, sözleşme gereğince davalıya 18 adet teminat mektubu verildiğini, KİK'in "Kesin Teminat" başlıklı 43.maddesi ve KİSK'in "Yüklenicinin Sözleşmeyi Feshetmesi" başlıklı 19.maddesi ve "İdarenin Sözleşmeyi Feshetmesi" başlıklı 20.madde hükümleri dikkate alındığında, davalı idarenin alacağı kararlar doğrultusunda telafisi mümkün olmayan zararların ortaya çıkması kaçınılmaz olacağı

yüklenici - alt yüklenici sözleşmesi akdedilmiştir. Sözleşmenin ödemeler başlıklı 5. Maddesinde *+ KDV 'lik ödemenin * Belediyesinden alınacak hak ediş sonrası ödeneceği belirtilmiştir.*Belediyesi yazı cevabına göre davalıya sözleşme kapsamında yapılan hakediş bulunmamaktadır. Bu kapsamda *+ KDV 'lik ödemenin Tuzla Belediyesinden alınacak hak ediş sonrası ödeneceğinin açıkca belirtilmiş olması karşından davacı acısından muaccel bir alacaktan bahsetmek mümkün olmayacaktır. Davacı yapılan işin faturasın düzenlenip tebliğ edildiği ve davalı defterine kaydedildiği belirtilmiş olsa da , fatura düzenlenmesi borcu muaccel hale getirmeyecek, faturanın davalı defterine kaydedilmesi işin yapıldığına karine teşkil edecektir. Açıklanan bu nedenlerle dava tarihi itibariye davalı tarafından Tuzla Belediyesince yapılmış bir hakediş bulunmamakla davacının muaccel bir alacağından bahsedilemeyeceği" gerekçesi

hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmedeki işlerden ... Havalimanında verilen hizmet alım işinin işbu davanın konusu olduğunu, sözleşme kapsamında davalının davacının hakedişinden haksız olarak asgari ücret destek primi kesilmesi

Tel Çekim ihale şartnamesinde herhangi bir yoruma mahal bırakmaksızın açıkça güzergahtaki ağaçların kesim izninin temini ve sadece güzergah üzerindeki ormanlık alanlar için Orman Genel Müdürlüğünün yerel birimlerine ödenecek ağaç bedelleri ile istimlak edilecek direk yeri üzerinde bulunan her türlü ağaç ve bitki bedellerinden iş sahibi idarenin sorumluluğunda olacağı düzenlendiği, dava konusu yapılan ve Orman Bölge Müdürlüğü'ne ödenen 'ağaçlandırma bedeli, arazi izin bedeli, orköy bedeli ve erezyon bedeli'nden davalı yüklenici şirketin bir sorumluluğunun bulunmadığının denetime açık hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve dosya kapsamından anlaşıldığı

Kamu iktisadi kuruluşları, tekel mahiyetinde hizmet üretmek ve pazarlamak amacıyla (KHK md.2/3) kuruldukları için üretim ve pazarlama faaliyetleri sırasında kâr elde edecekleri açıktır. Nitekim, KHK'nın 35/3. maddesinde "Bakanlar Kurulu'nca tespit olunan fiyatlar maliyetlerin altında bulunduğu takdirde, zarar ile birlikte, mahrum kalman kâr ait olduğu veya ait olduğu yılı izleyen yılın genel bütçesine konulacak ödenekle karşılanır. Mahrum kalman kâr miktarı, mal ve hizmetin satış maliyeti üzerinden % .... kâr payı tahakkuk ettirilerek belirlenir." hükmüne yer verilmiştir. Bu kamu iktisadi kuruluşlarının hususi hukuk hükümlerine tabi olacakları hükmü yanında, bunların iktisadi devlet teşebbüsleri gibi mal ve hizmet pazarlarken sosyal amaç yanında verimlilik ilkesi doğrultusunda kâr amaçladıkları açıktır. Bu durumda hizmet ve faaliyet sırasında ticari şirketlerin amacı olan verimlilik ilkesi doğrultusunda çalışan, işlerinin hacim ve mahiyeti itibariyle ticari muhasebe tutan, ticari müessese şeklinde çalışan kamu iktisadi kuruluşlarının bu faaliyetleri nedeniyle tacir sayılmaları gerektiği