T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a.6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
....
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2023
NUMARASI : .....
DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 01/07/2025
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/07/2025
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalılar vekillerinin istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili ile davalılar ... İş Ortaklığının ....ihale kayıt numaralı "..." kapsamında ihale konusu işe ait sözleşme imzalandığını, bu sözleşme gereğince ihale kararı damga vergisi bedeli olan tutarın vergi dairesine davalı yüklenici tarafça ödendiğini ve ödeme alındı belgesinin sözleşme imzalanmadan önce davacıya sunulduğunu ancak, ilgili ihaleye ait teklif tutarına dahil edilen, sözleşme gideri olarak ödenen, hakediş ödemeleri içerisinde tekraren davalı tarafa ödenen ihale kararı damga vergisi tutarının, sözleşmeye aykırı olarak, mahkeme ilamı nedeniyle vergi dairesince davalı tarafa vergi iadesi niteliğinde ödeme olarak ödendiğini ve ... tarafından 2011/124104 ihale kayıt nolu ihale bakımından 21.06.2022 tarih .... sayılı yazısı ve eki düzeltme fişinin davacıya gönderilmesi suretiyle 157.796,10 TL damga vergisi aslı ve 309.188,52 TL gecikme faizi cezası kesildiğini, davacı tarafça damga vergisi aslı ve ferileri olarak toplam 466.984,62 TL'nin 22.06.2022 tarihinde ödendiğini, ödemeyi takiben, ödenen tutarın iadesi için davalı tarafa yazılmış ise de davalı tarafça ödeme yapılmadığını ileri sürerek, 466.984,62 TL'nin ödeme tarihi olan 22.06.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalılar vekilleri ortak sundukları cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süre itirazlarında bulunarak, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesi’nin 2022/619 Esas 2022/398 Karar sayılı kararı ile; davacı ....... özel hukuk hükümlerine tabi tüzel kişi olduğu ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinde belirtilen resmi daire sıfatını haiz olmadığı, aldığı ihale kararında ödenmesi gereken damga vergisinden de muhaf bulunmadığının belirtildiğini, kesinleşen idari yargı kararına göre davalıların oluşturduğu iş ortaklığı tarafından yatırılan damga vergisinin davalılara iade edilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu, kanunun emredici hükümlerine ve genel işlem şartlarına açıkça aykırı Tip İhale Sözleşmesi veya Tip İdari Şartname hükümlerinin uygulanması ve nazara alınmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, aksi halde davalı taraf usulüne uygun temerrüde düşürülmediğinden ödeme tarihinden itibaren avans faizi talep edilmesinin yerinde olmadığını savunarak, müvekkilleri aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; " davacı ile ile davalılar ... İş Ortaklığının 2011/124104 ihale kayıt numaralı "..." kapsamında davacı ile davalıların oluşturduğu iş ortaklığı arasında sözleşme serbestisi ilkesine uygun olarak sözleşme akdedildiği, bu sözleşmenin "Sözleşme bedeline dahil olan giderler" başlıklı 7.1. maddesi uyarınca taahhüdün yerine getirilmesine ilişkin her türlü verginin sözleşme bedeline dahil olduğunun ancak katma değer vergisinin hariç olduğunun açıkça düzenlendiği, yine sözleşme serbestisinin uygulandığının ispatı açısından; davalılarca imzalanan 24/08/2011 tarihli, İhale Komisyon Başkanlığına hitaben sunulan..... Mektubu ile de ihaleye ilişkin ihale dokümanını oluşturan tüm belgelerin taraflarınca okunduğu, anlaşıldığı ve kabul edildiği, teklif fiyata dahil olduğu belirtilen tüm masraflar ve teklif geçerlilik süresi de dahil olmak üzere ihale dokümanında yer alan tüm düzenlemeleri dikkate alarak teklif verildiğini belirttikleri, dokümanda yer alan yükümlülükleri yerine getirmemeleri halinde uygulanacak yaptırımları kabul ettiklerini beyan ederek ihale konusu işi teklifin ekindeki birim fiyat cetvelinde belirtilen her bir iş kalemi için teklif edilen birim fiyatlar üzerinden, katma değer vergisi hariç olmak üzere, toplam 31.878.000 TL bedel karşılığında yapmayı kabul ve taahhüt ettiklerini davalı ... ... pilot ortak, davalı ... özel ortak olarak imza etmiş oldukları, yine davalı ... tarafından 21/09/2011 tarihinde davacı ... lehdar gösterilerek ".... açıklamasıyla 420.789,60 TL havale edildiği, bu tutarın 157.796,10 TL tutarının davaya konu ihale karar pulu vergisine ilişkin olduğu, ihale sözleşmesinin ise bu işlemlerden sonra 26/09/2011 tarihinde imzalandığı, ihale dokümanları incelendiğinde davalılarca ihlale dokümanları üzerinde her türlü vergi ile ihale karar pulu vergisi yönünden ihtirazi kayıt/şerh düşülmediği anlaşılmıştır.
Davalıların zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süre itirazları yönünden yapılan değerlendirmede; davalı tarafça ihale karar pulu 21/09/2011 tarihinde banka havalesi vasıtasıyla ödenmiş ise de sözleşmenin 26/09/2011 tarihinde imzalanmasından sonra 09/08/2016 tarihinde davalılarca Ankara 7. Vergi Mahkemesi'nin tarihli 2016/1365 Esas sayılı dosyası ile ihale karar pulunun ve (eldeki davanın konusu olmayan) damga vergisinin iadesi istemiyle dava açıldığı, Danıştay 9. Daire'nin 2022/1867 Esas 2022/6473 Karar sayılı ilamı ile "Bölge İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin ihale kararı damga vergisine dair kısmının iptal ve iadesine ilişkin hüküm fıkrasının bozma kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, davalı tarafından dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir." gerekçesiyle onama kararı verilmesi neticesinde ihale karar pulunun davalılara iadesinin 15/12/2022 tarihinde kesinleştiği, davacının ise ihale karar pulunu ve gecikme zammını 22/06/2022 tarihinde ödediği, eldeki davanın 13/01/2023 tarihinde açıldığı, bu halde ihale karar pulu ve gecikme cezasının iş ortaklığına iadesine ilişkin temyiz mahkemesi kararının kesinleşmesi tarihinin dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla, davalıların zamanaşımı def'i ile hak düşürücü süre itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı ...A.Ş.'nin özel hukuk hükümlerine tabi iktisadi devlet teşekkülü olduğu, davacı ile davalılar arasında akdedilen 26/09/2011 tarihli ihale sözleşmesinin Türk Borçlar Kanunu anlamında sözleşme serbestisine uygun olarak akdedildiği, nitekim davalılarca imzalanan, yukarıda izah edilen 24/08/2011 tarihli, İhale Komisyon Başkanlığına hitaben sunulan..... da dikkate alındığında genel işlem şartlarının davalılar nezdinde bir zorunluluk olarak sunulmadığının anlaşıldığı, buna göre ilgili ihale sözleşmesinin 7.1. maddesi ile taahhüdün yerine getirilmesine ilişkin her türlü verginin sözleşme bedeline dahil olduğunun ancak katma değer vergisinin hariç olduğunun açıkça düzenlendiği, ihale karar pulu (damga vergisi) yönünden ise ihale komisyonunun ihale onay tarihinin bu verginin doğduğu tarih olduğu, bu nedenle ihale komisyon kararından sonra, ihale sözleşmenin akdedilmesinden önce doğan bu verginin, sözleşme ile yükleniciye yükletilmesine sözleşme hükümleri gereğince engel hal bulunmadığı, nitekim davalıların sözleşme ile bu yükümlülük altına girmiş olduğu, ihale teklifini sunarken, ihale sonrası vergi ödemesini yaparken ve ihale sözleşmesini imzalarken basiretli bir tacir olarak davranması gereken davalıların ihale üzerlerinde kalması sonucunda sözleşmenin imzalanmasından yaklaşık beş yıl sonra verginin iadesini talep etmesinin hakkaniyet ve iyi niyet kuralları ile de bağdaşmayacağı, bu halin sözleşmenin öngörülebilirliğini de zedeleyeceği, yine bu vergiden davacının vergisel olarak yükümlü olmasının davalının sözleşmesel sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, ... Başkanlığında tahsili istenen ve davacı tarafça ödenen verginin ve gecikme zammının miktarında taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne, davacı tarafça ödenen ihale karar pulu (damga vergisi) ve gecikme zammı toplamının, davacı tarafın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile iş ortaklığını oluşturan davalılardan tahsiline karar vermek, mahkememiz kısa kararında kabulüne karar verilen tutarda rakamsal maddi hatanın resen tashinine karar vermek gerektiği" gerekçesi ile, davanın kabulüne, 466.984,62 TL'nin 22/06/2022 olan ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile, davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı iş ortaklığı vekilleri birlikte verdikleri istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkilince ihale karar pulunun 21/09/2011 tarihinde banka havalesi vasıtasıyla ödendiğini, sözleşmenin 26/09/2011 tarihinde imzalanmasından sonra 09/08/2016 tarihinde Ankara 7. Vergi Mahkemesi'nin tarihli 2016/1365 Esas sayılı dosyası ile ihale karar pulunun ve huzurdaki davanın konusu olmayan damga vergisinin iadesi istemiyle dava açıldığını, davacının davanın açıldığı tarihte belirtilen durumdan haberdar olduğunu bu nedenle, huzurdaki davada da bu suretle anılan dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, sözleşme, ödeme ve dava tarihleri dikkate alındığından aradan geçen zaman düşünüldüğünde eldeki davanın ikame edilmesinin usul ve yasayla aykırı olduğunu, zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süre itirazları göz önünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dosya kapsamında mevcut Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesi’nin 2022/619 Esas 2022/398 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere davacı ....’ın özel hukuk hükümlerine tabi tüzel kişi olduğunu ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun 8. maddesinde belirtilen resmi daire sıfatını haiz olmadığını, aldığı ihale kararında ödenmesi gereken damga vergisinden de muhaf bulunmadığını, kesinleşen idari yargı kararına göre müvekkil iş ortaklığı tarafından yatırılan damga vergisinin müvekkillere iade edilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu, ayrıca kanunun emredici hükümlerine açıkça aykırı Tip İhale Sözleşmesi veya Tip İdari Şartname hükümlerinin uygulanması ve nazara alınmasının mümkün olmadığını, müvekkili iş ortaklığının usulüne uygun şekilde temerrüde düşürülmediğini, bu nedenle ödeme tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu, eksik inceleme ve araştırma neticesinde verilen kararın isabetli olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalılar yüklenicidir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalılar tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 26/09/2011 tarihli sözleşme ile davalılar davacıya dekapaj işlemi yapmayı, davacı da işin bedelini ödemeyi taahhüt etmişlerdir. Davacı şirket ihale karar pulundan davalıların sorumlu olmalarına rağmen, davalıların vergi mahkemesine açtıkları dava sonucunda ödedikleri ihale karar pulunu iade aldıklarını, vergi dairesinin talebi üzerine bu vergiyi gecikme cezası ile birlikte ödemek zorunda kaldıklarını iddia ederek alacak talep etmişlerdir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşme, eser sözleşmesi mahiyetindedir. Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdîdir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Eser sözleşmesinin varlığı halinde, yüklenici işi sözleşme, fen ve sanat kurallarıyla iş sahibinin beklediği yararı gözeterek imal edip teslim ettiğini, iş sahibi ise iş bedelini ödediğini ispat etmek zorundadır.
Davaya konu vergi ihale karar damga vergisi veya ihale karar pulu olarak ifade edilmektedir. Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin 7.1 maddesinin yorumlanması neticesinde ihale karar damga vergisinin ihale bedeline dahil olduğu, davalıların bunu bilerek teklif verdikleri, sözleşme ve sözleşme ekleri ile davacı iş sahibinin söz konusu vergiden kaynaklan sorumluluğu davalılara yüklediği gerekçesiyle, bilirkişi raporu da alınmaksızın davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararına dayanak yapılan sözleşmenin 7. maddesinde "taahhüdün yerine getirilmesine ilişkin her türlü vergi"; şartnamenin ilgili maddesinde ise "isteklinin sözleşmenin uygulanması sırasında ödeyeceği her türlü vergi" ibareleri kullanılmıştır. Dava konusu uyuşmazlık kamu ihaleleri ve vergi hukuku alanında özel bir uzmanlık gerektirmektedir. Bu nedenle mahkemece söz konusu ihale karar damga vergisinin mahiyeti ve hükümlerini bilen, ihale karar damga vergisinin taahhüdün yerine getirilmesi ile ilgili bir vergi mi yoksa sözleşmenin imzalanması öncesinde ödenen bir vergi mi olduğu hususunu değerlendirebilecek kamu ihaleleri, eser sözleşmeleri ve vergi hukuku konusunda uzmanlığı bulunan, üniversite öğretim üyelerinden bir heyet oluşturulmalı, mahkeme gerekçesine dayanak yapılan sözleşme maddesi ile şartname ve kamu ihale tebliği hükümleri, ihale karar damga vergisi ile ilgili düzenlemeler ve konu ile ilgili Yargıtay içtihatlarının bir bütün halinde irdelenmesi bilirkişi heyetinden istenilmeli ve hasıl olacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK'nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2023/36 Esas, 2023/968 nolu kararının HMK'nın 353/1-a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafça yatırılan, istinaf karar harcının talep halinde kendilerine iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalılar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Dosya kapsamında icranın geri bırakılması kararı alınabilmesi için yatırılan bir teminat bulunması halinde, İİK. 36/5 maddesi uyarınca ilgili icra müdürlüğünce teminatın yatıran tarafa iadesine,
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 01/07/2025 tarihinde oybirliği ile karar verildi.